2014 Yerel Seçimleri – İstanbul

İstanbul’da da iki başlı seçimlerden bir tanesi gerçekleşecek. Bir tarafta Akp’nin hali hazırdaki belediye başkanı ve adayı Kadir Topbaş, diğer tarafta Chp’nin mevcut Şişli belediye başkanı Mustafa Sarıgül. İstanbul’da Mhp Rasim Acar’ı aday gösterirken şüphesiz bir diğer önemli aday da HDP’nin Sırrı Süreyya Önder’i. Mhp ve Hdp’nin adaylarının seçimi kazanma olasılıkları yok. Bu iki aday parti tabanlarının oyları ile yetinecekler. Asıl yarış herkesin de bildiği üzere Topbaş ile Sarıgül arasında..

Kadir Topbaş’ın da Sarıgül’ün de partilerinin dışında kendi tabanları mevcut. Hatta Topbaş için Akp’den daha yüksek bir oya sahip olduğu yönünde çeşitli haberler vardı. Bu durumun başbakanı rahatsız ettiği de söylenenler arasındaydı ancak doğrulanmadı. Bunun doğruluğu şüpheli olsa da şöyle bir gerçek var ki Sarıgül’ün aksine Topbaş kendi partisinde kabul görüyor. Chp’nin Sarıgül hamlesi aslında bir çok Chp’linin hoşuna gitmedi. Daha öncesinde partiden çeşitli sebeplerle ihraç edilmesi, merkez sağa ve cemaate yakın duruşu ile görece şüpheli samimiyeti bu hususların başında geliyor. Açıkçası Chp’lilerin kimi aday beklediğini de bilemiyorum. Şahsi görüşüme göre her ne kadar tam anlamıyla benimsenemese de Mustafa Sarıgül Topbaş’ın karşısına çıkabilecek en uygun adaydı.

Akp ve Chp’nin İstanbul seçim propagandalarında öne çıkan bir fark vardı. Akp’nin propagandaları parti ekseninde yürürken, Chp’nin propagandası daha çok aday eksenindeydi. Özellikle tv reklamlarında Mustafa Sarıgül adı Chp’den daha çok vurgulanıyordu. Fakat Akp adayı Topbaş ancak geçen hafta aday olduğunu hissettirdi. Bu aslında Akp’nin mevcut siyasal pozisyonundan Topbaş’ın etkilenmemesi için yürütülen bir taktik de olabilir. Aynen 17 Aralık’dan sonra Melih Gökçek’in uzun süre gözden kaybolması gibi. Ne kadar işe yarayacak bunu Pazar günü göreceğiz.

Hdp’nin adayı Sırrı Süreyya Önder’e karşı olası Chp’ye gidecek oyları böleceği yönünde eleştiriler vardı. Bu fikre katılmak mümkün değil. Ankara yazısında da belirttiğim üzere nasıl ki Mhp-Chp geçişi minimum düzeyde ise Hdp-Chp geçişi de aynı düşüklüktedir. Hatta çok daha düşüktür. Sırrı Süreyya Önder’in gezicilerin küçük bir kesiminden alacağı oyların genel İstanbul seçmenine kıyasla çok düşük seviyelerde olacağını söylemek gerekir. Eleştiri getirmeye değmeyecek kadar düşük. Tabi eleştirilerin başlangıç noktası oransal olmasından ziyade Sırrı Süreyya Önder’in 1-2 ay önceki “Chp’yi paramparça edeceğiz” sözleri. Bu söylemler ve gelişen gündeme paralel olarak Sırrı Süreyya Önder’in Akp’nin adamı olduğu iddiaları da ortaya atıldı.

Mhp’nin adayı Rasim Acar‘ın adını aday olmadan önce neredeyse kimse bilmiyordu. Hatta aday olmasına rağmen eminim pek çok Mhp’li adayı tanımıyordur. Önceki seçimlerde de herhangi bir iddiası olmayan Mhp bu sene de geleneği bozmadı. Aslında Mhp’nin İstanbul adayı çok da önem arz etmiyor çünkü kimi koysalar alacağı oy oranı aşağı yukarı belli. Bir sürpriz bana kalırsa İşçi Partisinin adayı Levent Kırca. Chp’nin ulusalcı, laik kesimi, Sarıgül’ün adaylığına tepkisini İşçi partisine yönelerek verecektir. Üstelik de Levent Kırca gibi uygun bir isimle. Bu sebeple İşçi partisinin bu seçimde İstanbul oylarını katlaması beklentilerim arasında.

Anketlerden çıkan sonuçlardan bir tahmin yapmak gerekirse Kadir Topbaş büyük olasılıkla tekrar büyükşehir belediye başkanı seçilecektir. Ankara anketlerine kıyasla Mustafa Sarıgül’ün önde olduğunu gösteren hiç bir anket şirketi yok. Mart ayında yapılan anketler göz önüne alındığında Topbaş ile Sarıgül arasında 2-4 puanlık bir fark var. Ve seçimlere 2 günden az bir zaman kala bu farkın kapanması zor ancak imkansız değil. Daha önce söylediğim gibi Sarıgül, Topbaş’ın aksine hem parti içi hem de parti dışı olarak benimsenemeyen bir aday. Bu durum, Chp seçmeninden ziyade diğer parti seçmenlerinin Sarıgül’ü tercih etmesine engel teşkil ediyor. Yani Chp seçmeninin Topbaş’ı tercih edebilme potansiyeli çok daha fazla. Sarıgül’ün öne geçmesinin bana kalırsa tek yolu Akp’nin siyasal olarak yıpranması ve oy kaybına uğramasıdır. Özellikle bugün çıkan skandal ses kaydının kısa dönemde Akp üzerinde olumsuz bir etki yaratacağı ortada ancak yerel seçimleri ne kadar etkiler kesin bir şey söylenemez.

Şahsen Chp’nin İstanbul’da alabileceği oyun şu dönemde %40’dan fazla olduğunu düşünmüyorum. 2009 yerel seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu gibi dönemin en parlak siması ile bile % 37 oy alabilen Chp, Sarıgül gibi benimsenemeyen bir adayla % 40’ı görmesi bile aslında başarıdır. Akp’nin ise tam aksine % 40’ın altına düşeceğini sanmıyorum. Bunun da tek istisnası Saadet partisine kayacak oylardır. Son iki dönemde Saadet partisi İstanbul’dan % 5 civarında oy almış görünüyor. Saadet partisinin oylarındaki 2-3 puanlık artış ile Akp % 40’lar seviyesine gelebilir. Yani burada yine kritik nokta Ankara’da Mhp’yi tercih edecek Akp seçmeni gibi İstanbul’da Saadet partisini tercih edecek Akp seçmenidir. Yine adetten bir tahmin yapıp yazıyı noktalıyorum.

Akp: % 43
Chp: % 40
Hdp: % 6
Mhp: % 4

Şu yazılar da ilginizi çekebilir...

1 Yorum

  1. 01 Nisan 2014

    […] olduğunu ancak Chp’nin İstanbul’da alabileceği en yüksek oyun da % 40 olduğunu söylemiştim. Keza öyle de oldu. Objektif düşünebilen herkes bu sonuca rahatlıkla ulaşabilirdi. […]

Bir Cevap Yazın