Var Olmak
Erkin Koray’ın nefis bir şarkısı vardır; akrebin gözleri. Bu şarkıda da geçen bir söz vardır; “bir yerlerden gelip bir de giderken, var olmak yok olmak ne fark eder ki?” . Hakikaten öyle değil mi? Ortalama bir insan ömrünü 70 yıl olarak farz edelim. 70 koca yılda yaşananların yok olduktan sonra hiç bir değeri, önemi kalmıyor. Hani hiç var olmamış olmakla 70 yıl var olmuş olmak arasında tek fark 70 yıllık bilinç. E çok gerekli mi bu peki? Yok olduktan sonra yaşarken bilinç sahibi olmanın pratikte bir faydası yok.
Tabi ölümden sonra yaşama inanları mevzu dışı bırakıyoruz. Onlara göre tüm olay bu 70 yılda yaptıklarımıza bağlı. Eğer gerekli şartlar sağlanmışsa öldükten sonra sonsuz bir yaşamda bir el yağda bir el balda yaşanacak.. Müthiş bir şey. Düşünsenize! Sadece 70 yılda (ki o da garanti değil) ibadet ederseniz sonsuz bir yaşamda her dileğiniz gerçek oluyor. Bu, kanımca insanın narsizminin bir tezahürü. Kendisini en değerli varlık olarak konumlandırma ve doğasında olan bencillikten ötürü yok olmayacağını, bir ruhunun olduğunu, sonsuza kadar yaşayacağını düşünüyor. Psikolojik açıdan anormal olduğu söylenemez ama mantıksız. İspatlanma olasılığı da imkansız olduğuna göre sanırım hepimiz öldükten sonra göreceğiz ya da göremeyeceğiz(?).
Yok olma düşüncesi ya da yok olunacağı inancı aslında dışarıdan görüldüğü kadar kötümser bir hâl değil. Neden? Çünkü zaten yok olduktan sonra yok olduğunun farkında olamıyorsun. Çünkü her farkındalık bilince bağlı. Bilinç olmadığına göre ölümün farkındalığı da yok demektir. Bu konuda kafa yormak da aslında gereksiz. “Yok olduktan sonra ne yapacağım ben?” gibi bir düşünce olasılığı yok çünkü.
İşte bu yüzden Erkin baba çok doğru bir söz söylüyor.. Bir yerlerden gelip bir yerlere gideceğiz. Bu arada geçen sürenin ne önemi var ki?